Popüler Yayınlar

Powered By Blogger

23 Eylül 2016 Cuma

İletişim Becerisi



1        

 
  
                  Konuşma bir sonuca varılmak için yapılır, konuşmanın belli safhalarında konu başka yerle gidip konuşma süresi uzayabilir. Konuşulanı karşı taraf anlamıyor hissine kapılsan da. Anlamamak sadece bir taktik olduğunu düşünerek sakin ve güleç bir ton ile anlatmak istenilen tekrar anlatılır. Konuşmanın en başında konuyu 2 dk. çözümleyebileceğini düşünüyor iseniz kafanızda 5 dk. süre verin, bu 5 dakika zaten yerli bir süre olacağı için konuşma farklı noktalara da gitse karşı tarafın sözünü kesmeden lafını bitirmesini derdini anlatması isterse gereksiz konuları da anlatma fırsatı verilir. Konuşma çözümsüzlüğe gittikçe insanda tükenme lobisi başlar ve agresifleşebilir. Burada verilen 5dk süre hatırlanarak konuşmaya tekrar bir kontenjan verilerek zaten bu zamanı verdim bu zamanımı bu konuşma ile geçireceği sakin olacağım şeklinde firenler basmak için kullanılır.   Konuşmayı kontrol altında almak senin elindedir bunu da konu ne kadar dağılırsa dağılsın konuşmayı asıl probleme çekme kabiliyeti olarak dinleyici almalıdır. Gelen kişinin problemi çözülse de, çözülmese de burada fark yaratan iletişimdir ve karşı tarafa verilmiş olan evet gerçekten benimle ilgilenildi hissidir.
23/09/2016

13 Haziran 2015 Cumartesi

Hayat Hızla Akıyor Farkında Bile Değiliz



Hayatımız koşuşturmakla geçti. Öğle yemeğini bile hızlı hızlı yedik, yemeğin tadına varamadan. Pazartesileri sendromuyla uyandığımız hafta başı cumayı pesinden getirdi. Nefes almayı unuttuk ilk baharda açan çiçekleri fark etmeden işe gittik eve gittik misfirliğe gittik şartlanarak tatillere gittik. 

Bakıyorum geçirdiğim yıllara okula başlamışım bitmiş askere gitmişim gelmiş evlenmişim birde çocuğum olmuş 37 yılda bu kadar sığmış içine. Hayatımın detaylarına indiğimde; 
Saygı gösterdiğimiz büyüklerimizin olduğunu, onlarında büyükleri abileri babaları olduğunu. Bizde bu kadar büyücekmiyiz diye imrenerek baktığımız çevremiz olduğu gördüm. Bir zamanlar bu çevrenin en küçük halkalarıydık biz, zamana karşı verilen savaş gözlerimizin önünde yaşanıyordu, göz kapanıp açılana kadar geçti zaman diyeceğimiz atasözünün içinde yaşayan bitki figür leriydik.
İmrendiğimiz kişiler şimdilerde dede oldu bazıları öldü. küçüktük, küçüklüğümüzü kendi çocuklarımıza aktardık imrenerek baktığımız büyüklerimizin yerlerini aldık. o imrendiklerimizin ne karizması kaldı ne kendileri. Hayatın zaman olarak tam da ortasındayız belki ama kazanımlarımız yok kaybedenlerimiz çok çünkü hep bir koşuşturma aldı götürdü hayatımızı bilemedik kıymetini diyeceğimiz çok şeyler kaçırdık bazı şeyleri zamanında görmek kadar kıymetlisi varmı ama geçti bolunun pazarını fısıldar birisi kulağımıza gençlik bir anahtar kapıyı bulmak bi yana o kapıdan bu kapıya koşuşturmuşuz biz. Çocuğumuz büyümüş bebekliğini hatırlayamadan babamız anamız gitmiş kıymetini bilemeden sevdiklerini gömmüşsün sevgini veremeden. olmamışları bile olmuş gibi düşünmek lazım ki trenin arkasından baka kalmamak sana yapılmasını istediğin şeyleri başkalarına yapabilme fırsatı bulabilmek için..... 








16 Ocak 2015 Cuma

Kalici Şeyler İsimlerle Anilir.

İyi yada kötü mutlaka bir gun bir sekilde onune gelir yaptigin tum seyler. Onemli olan silinip unutulacak renkli seylerin pesinden kosmak degil. Herkezin faydalanabilecegi gorecegi ve senin topraklasyigin zaman bile ayakta duracak kalici guzel yararli seyler yapabilmektir basari



6 Şubat 2013 Çarşamba

Sevgi.....




Güneş nasıl ısıtırsa  içini, bir gülücük daha fazlasını yapar. insanın bu dünyada ihtiyacının olduğu tek şey sevgi.
Samimi
İçten
Sana değer verdiğini hissettiren
Yerinin belli olduğunu barizz belli eden sım sıcak bir gülüş.

24 Ocak 2013 Perşembe

Basit cümleler


Karşık olamayan basit cümleler kuruyorum. anlaşılabilecek kavranabilecek, anlayamadım cevabı gelmeyecek.

cümle kavramıda öyle değilmidir zaten basit öz anlaşılabilir. Peki neden kalabalık uzun hatta avrupai yabancı

kelimelerle dolu uzun cümleler kurarak konuşuyoruz. karşındakinin çok mal olduğundan mı ? yoksa

karşımızdakine aramızda bir seviye kültür ve bilgi farkı olduğunu, dolaylı yollardan anlatabilmek içinmi?

iletişimde sonuç önemlidir ne anlatmak istediğini karşındakine anlatabilmek de bir yetenektir ama doğru yolun

uzun ve karmaşık kelimelerle bir seviye tespit adasında geçmesi sonuca çok uzak olduğu gibi, karşındakini

kızdırmakdan ve derdini anlatamaktan başka bir yere de çıkmaz.

22 Ocak 2013 Salı

İYİLİK YAP AT DENİZE

Hasta olursun derman ararsın, aşık olursun mutluluk ararsın, hüzünlenir sin yaslanacak bir omuz ararsın. Neşelenirsin oynayacak yer ararsın. İflas edersin dara düşersin en sevdiğini kaybedersin, dünyanın başına yıkıldığı onlarca olayla karşılaşabilir isyan edebilir, kalp kırabilir deri dönüşü imkansız hatalar yapabilirsin.

 Allah derki; Acaba kulum ne yapacak diye sınav eder diye düşünenlerdenim çünkü derdi veren dermanını da veriyor ama bakmasını bilene tabi. Dünyada her şey zıttı ile  bilindiğinden kötü olan bir şeyin iyi bir karşılığı olduğu gibi iyi bir şeyin de mutlaka kötü bir karşılığı vardır.  Atalarımızın da dediği gibi iyilik yap at denize. Bazen hayatı bir ateri oyunu gibi düşünüyorum uyandığın yer gün yeni bir oyun. Yolda yanında geçip gittiğin bir kedi bile acaba bana merhamet edip bir lokma verecek mi diye oraya konmuş gizli bir bonuss, az ileride yolun ortasında duran bir ekmek parçası, ben nimetim beni arayıp da bulamayan bir sürü aç insan var, karnını doyuruyorum ben olmasam ölürsün bir lira etmesem de nimete saygıdan kaldırır beni kenara koyarmısın diyen fakat her defasında üzerinden atlayarak ve görmemezlikten gelerek geçtiğimiz bir lokma.  Karşıdan karşıya geçmek de olan yaşlı bir teyze. Arabasının lastiği patlamış ama değiştirmesini bilmeyen genç bir arkadaş.

 Nesnelerin veya kişilerin oradaki görevlerinin ne olduğunu kendileri bile farkında değil. Onlarda senin gibi bir sabah yeni bir oyuna başlamışlar, onlar bizim için nasıl bir sevap kapısı ise bizde başkaları için o an geldiğinde bir sevap kapısıyız tabi görmesini bilene....

   Bu işinde aynı oyunlardaki gibi leverleri olduğunu düşünüyorum neden mii ?
   Bazı şeylerin farkına vardığında ve onlara özen gösterdiğinde sana red edemiyeceğin başka bir şey geliyor karşına. Sana ait olmayan her şey insanın gözüne güzel gelir.   Bir kadın düşünün mutavazi bir giyimle karşınızda fakat olmadık bir yerinde gözünde kasında belki de burnunda saçında sana çekici gelen bir şey olduğunu düşünüp tabiricaiiz ise  başlıyorsun süzmeye sonradan içinden bir ses ayıptır kardeşim dediğinde dönüyorsun önüne fakat dönmeyip kötü gözle bakmaya devam ettiğinde bırak sevabı alıyorsun günahı.
Peki bu işin lever kısımı nerede dersen.
Lever kısmı aklı başına gelip de önüne dönen arkadaş için devam ediyor. bu arkadaş zaten yanlış yaptığını fark ederek sevabını zaten kapmış bir üst levere geçmiştir fakat bir sonraki sokakta çekici daha güzel bir kişi karşısına çıkar  ona damı bakmadın ertesi gün kısacık mini eteğiyle yol kenarında bank da oturmuş bir bayan onuda geçersen. yarın o karşı koyduğun varlık gelir yanına seninle konuşur kaçtığın ne varsa önüne koyu verir   red ettiği ne varsa red etmesi daha zor şeylerle devamlı karşılaşacak ve redderken ne kadar zorlandıysa o zorluk karşısında daha yüksek sevaplara girecek.
   Belki konuyu bir kadın üzerinden anlatmak yanlışta  olsa,  önemli olan algıyı yakalayabilmektir. hayatın ner safhasında ner saniyesinde içimizden aman boşver dediğimiz herşeye bir dafa daha bakmak gerekir. Bazende empati yapmak kesin çözümdür. bazı ince ayrıntıları empati sayesinde görürüz. çünki insan kendini sever ama bazen başkalarını da sevmek gerek.

9 Ocak 2013 Çarşamba

Metin ERKAN: Türk Flimi

Metin ERKAN: Türk Flimi: Derken eski türk flimlerindendir kastım. Nesil farklılıgını bu konu için gözetmek lazım 75 dogumlu birisi ile 95 dogumlu birinin izlediği...

İzleyiciler